I Giriş Kapitalizmi var eden tarihsel – toplumsal süreç, aynı zamanda onun yok oluş koşullarını da yaratır. Bu koşullar, üretici güçlerdeki gelişmeye bağlı olarak gelişen ve olgunlaşan üretimin toplumsal karakteri ve üretim araçlarından yoksun mülksüzler sınıfının oluşması ve büyümesidir. Ancak komünist toplumun, kapitalist toplum içindeki bu ögeleri, içinde hareket ettikleri kapitalist kabuğun kırılmasıyla, özgürleşerek...
DevamıI Kapitalizm ve Ulus Devlet İlkel Komünal, Köleci ve Feodal Toplumlarda Toplumsal Örgütlenme Tarihsel süreçte her üretim tarzı aynı zamanda bir toplumsal örgütlenme tarzıyla ayrılır. Bizzat üretim tarzı gibi, örgütlenme tarzı da toplumun tarihsel–ekonomik gelişmesinden bağımsız olarak ele alınamaz. Doğal işbölümünün egemen olduğu, üretim araçlarının ortak mülkiyetine dayalı komünal toplum, bu...
Devamı“Geçmişle ancak, yaşananların sebepleri ortadan kalktığı zaman hesaplaşmış olacağız.” Adorno – Bundan tam 31 yıl önce, 12 Eylül 1980 günü ordunun tepesindeki beş general bir darbeyle “emir komuta zinciri içinde” iktidara el koydu. Bu müdahale ile Süleyman Demirel’in Başbakan’ı olduğu hükümet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası tamamen...
DevamıEmperyalist savaş 1945’de sona erdiğinde, dünya birçok bakımdan artık eski dünya değildi; değişime uğramıştı, bu değişim, kısaca üç başlık altında toplanabilir: Birincisi, Doğu Avrupa’nın bir çok ülkesinde devrimlerin gerçekleşmesi ve bir sosyalist bloğun ortaya çıkması; ikincisi, Eski sömürgeciliğin çözülmesi, yeni ulus devletlerin ortaya çıkması, bu devletlerle emperyalist güçler arasında yeni bağımlılık ilişkilerinin oluşması, kapitalizme...
DevamıGİRİŞ Üç bölümden oluşan bu uzun makalenin ilk bölümünü, Söz ve Eylem’in bu sayısında okurlarımıza sunuyoruz. * Bu bölümde, emperyalizmin – tarihsel köklerini de ihmal etmeden- ortaya çıkışıyla başlayan yüzyıllık tarihinin 1945’lere kadar olan bölümünü -ekonomik, toplumsal, siyasi ve askeri planda yarattığı tüm etkileri- sınıflar mücadelesini de göz önünde tutarak ele almaktayız. * Yazının...
DevamıSınıf mücadelesinin en önemli sorunlarından biri de mücadele yol ve yöntemleriyle devrimci amaç arasındaki ilişki sorunudur. Komünistlerin elinde, amaç ve hedeflere bağlı olarak hangi durumda hangi taktiğe başvurulacağını gösteren bir reçete yoktur. Hangi durumda hangi taktiğe başvurulacağı ancak sınıf mücadelesinin somut koşullarından hareketle belirlenebilir. Bu nedenle komünistler hiçbir taktik yöntemi, reddedemeyecekleri gibi mutlaklaştırmazlar da....
Devamı“İki komünist bir araya geldi mi hemen bir örgüt kurar, toplantısını yapıp faaliyete başlar” –Julius Fuçik- Hedef, Görevler ve Devrimci Kadrolar Devrim mücadelesinin en temel sorunlarından biri olan “Kadro” sorununu ele almak için, en başta ve her şeyden önce “Hangi hedefe varmak için kadro? / Hangi görevin üstesinden gelecek bir kadro? “sorularını en yalın,...
DevamıUzun yıllardır 1 Eylül Barış günü Türkiye de sosyalistler ve Kürt ulusal hareketi tarafından kutlanmaktadır.Hitler faşizmi 1 Eylül 1939 yılında Polonya’yı işgale başladı . Polonya’nın işgali yaklaşık elli milyon insanın ölümüne ve sakat kalmasına yol açan II. Emperyalist paylaşım savaşının başlangıç tarihi olarak kabul edildi.1 Eylül II. paylaşım savaşı sonrasında, Sovyetler Birliği ve diğer...
Devamı12 Eylül faşist darbesinden sonra ülkemizde sayısal açıdan devasa güce sahip olan devrimci ve demokrasi güçleri, dağınık oluşları ve örgütlülüğün genellikle sınıfsal yapıya dayalı olmaması nedeniyle fazlaca direnemeden yenildiler. Örgütlerinin kısa sürede küçülmesi, hatta yok olması karşısında moral açıdan da çöküntüye uğrayan devrimciler, genellikle bireysel direnişlerle faşist tezgahlarda kendilerini ispatlayarak istisnalar hariç destanlar yazdılar....
DevamıSoma’daki facianın asıl sorumlusu kim? Somadaki kitlesel işçi katliamının sorumluları kimlerdir? Bu soruya bir dizi yanıtlar vermek mümkündür. Örneğin; • Sorumlu, bütün adamlarından daha çok kömür, daha çok kâr, daha az masraf isteyen, giderleri artırabilecek hiçbir güvenlik harcamasına izin vermeyen patrondur. • Sorumlu, patron adına hareket eden madendeki yöneticilerdir. • Sorumlu, Çalışma Bakanı ile...
DevamıN. Fırat Aydınlanma düşüncesinin 18. yüzyıldaki temsilcileri ansiklopedistler*, gerek Berkeley idealizmine karşı, gerekse de birçok alanda dinsel ideolojilere karşı, bilimsel bilginin üstünlüğünü kanıtlama uğraşındaydılar. Bu mücadele sürecinin kazananı olarak Aydınlanma düşüncesinin, dinsel ideolojiler karşısındaki zaferi, burjuva devrimlerini muştuluyordu. 1848 devrimleri ile beraber proletaryanın, Avrupada eş zamanlı olarak tarih sahnesine çıkışı, Aydınlanma ile dinsel ideolojiler...
DevamıDoğan Yağmur Enternasyonalist Komünist Hareket, Konferans kararlarında, hareketimizin din olgusuna devrimci bakışını en özlü biçimde temellendirdi ve bu alana ilişkin olarak izleyeceği politikaların esaslarını duru biçimde ortaya koydu. Ne var ki bu ve öteki tüm konulara ilişkin alınan kararların daha geniş biçimde açımlanması, karşımıza çıkan somut sorunlar karşısında her adımda geliştirilmesi gerekmektedir. Hem devrimci...
DevamıEnternasyonalist Komünist Hareket, Konferans kararlarında, hareketimizin din olgusuna devrimci bakışını en özlü biçimde temellendirdi ve bu alana ilişkin olarak izleyeceği politikaların esaslarını duru biçimde ortaya koydu. Ne var ki bu ve öteki tüm konulara ilişkin alınan kararların daha geniş biçimde açımlanması, karşımıza çıkan somut sorunlar karşısında her adımda geliştirilmesi gerekmektedir. Hem devrimci kadroların eğitilmesi...
Devamı